Zaman zaman bazı lise öğretmenleriyle yaptığım görüşmelerden
çıkan sonuç; öğrencilerin kız ya da erkek fark etmez çok saygısız oluşları.
Aslında öğretmenlerin çoğu onların şakalarına,
haylazlıklarına pek bir şey demiyor.
Yalnızca kişiyi küçük duruma düşüren ukalaca buldukları
hareketlerden hoşlanmadıklarını söylüyorlar.
Haksız sayılmazlar. Çünkü lise çağlarındaki gençlerin
yaşları itibariyle nasıl yapıda olduklarını çok iyi biliyoruz. Hepimiz o
dönemlerden geçtik.
Hepimiz öğretmenlerimize sınıfta türlü türlü numaralar yapıp
eğlendik.
Ama hiçbir zaman onları rencide edecek, sinirlendirecek ya
da ağlatacak bir davranışta bulunmadık.
Şimdi ise şu hale bir bakın. Öğretmenler öğrencilerine
bırakın bağırmayı neredeyse onları uyarmaya bile korkar oldular.
Hangi öğretmene nasıl yükleneceğini çok iyi bilen uyanık öğrenciler
ise bu durumu çok iyi kullanıyor.
Sınıf içinde öğretmene 'görürsün
sen' diye tehditler, küfürler, okul çıkışlarında 3-5 kişi bir araya gelip
yolunu kesmeler, velilerle okulu basıp öğretmene hakaret etmeler ve dahası...
Maalesef bunlar bugün birçok okulda yaşanan olaylar.
Bu trajik tablonun sorumluları ise yine herkesten önce
aileler.
Ev içinde yaşanan geçimsizlik ve çocuğa karşı aşırı
ilgisizlik öğrencileri olumsuz davranışlara itiyor.
Hatta öyle anne babalar var ki; çocukları okulda
öğretmenlere karşı yapılan çirkin hareketleri anlattıkça onları 'aferin sana, sakın altta kalma, kendini
hiç ezdirme' diye şımartıyorlar.
Öğretmenlerine ve büyüklerine karşı saygılı olmaları
gerektiğini anlatmıyorlar.
Çünkü onlar da birbirlerine ve çevrelerine karşı oldukça
kabalar.
Ayrıca birkaç seneden beri özel kanallarda şiddet içeren
filmlerin, dizilerin ve tartışma içeren programların artmasıyla beraber
öğrencilerde olumsuz davranışlar arttı.
Ailelerin çoğu bu
konuda da oldukça duyarsız.
Hemen her evde akşamları tartışma içeren programlar mutlaka
izleniyor.
Anne-babaları ile birlikte bu programları izleyen gençler
bağırmanın, şiddetin, saygısızlığın, revaçta olduğunu düşünüyor.
Çevrelerindeki arkadaşlarına, anne-babalarına ve
öğretmenlerine her türlü çirkin davranışlarda bulunabiliyorlar.
Anne-babalar özellikle bu tür programları çocuklarıyla
beraber izlemekten muhakkak kaçınmalılar.
Onların yanında birbirlerine karşı saygısız davranışlarda
bulunmamaya özen göstermeliler.
Onlara iyi örnek olacak şekilde davranmalılar.
Her şeyden önce çocuklarını ve kendilerini zor durumda
bırakacak durumlarla karşılaşmamak için onlara karşı, asla ilgisiz olmamalılar.