Get Adobe Flash player


Sevilay YÜKSEL sevilayyuksel@
egitimhabercisi.com
Herkes çocuğunu iyi bir dershaneye göndermek ister ama...
Birçok aile çocuklarını okuturken ekonomik anlamda büyük sıkıntılara katlanıyor. Çocuklarının gelecekte iyi bir kazancı olması için imkanlarını zorlayarak onlara kaliteli eğitim aldırmaya çalışıyorlar.

Birçok ebeveyn kendileriyle giderlerini kısıtlayarak, çocuklarını üniversitede okutma çabasına girişiyor.
 
Okulda öğretilen bilgiler ile  üniversite sınavında istenilen bir çok bilginin  farklı oluşu ise dershaneleri zorunlu hale getirdi.

Artık üniversite sınavını kazanmak dershanelere gitmeden neredeyse imkansız oldu.

Aileler de doğal olarak çocuklarının sınavı kazanabilmesi  için dershanelere yöneliyor.

Çocuklarını dershanelere gönderebilmek için onca  maddi manevi harcamalarda bulunuyorlar.


Tek başına çözüm değil


Eğitim sistemindeki  eksikliklerin  bir sonucu olarak ortaya çıkan  dershaneler, artık sadece büyük şehirlerde değil, kasabalarda bile kendini göstermeye başladı.

Büyük şehirlerde bulunan büyük küçük bir çok dershane ise  hizmet çeşitliliği ve kalitelerini yarıştırarak rekabet ediyor.

Aliler ve öğrenciler de seçenek çok olduğundan, kendileri için en doğru seçimi yapmakta zorlanıyorlar.

Önümüzdeki yıl çocukları  üniversite sınavına girecek olan veliler, şimdiden  bir dershane arayışına başladı.

Bir çok veli etrafındaki tanıdık dostlarına, çevresine danışarak çocuğunu hangi dershaneye göndermesi gerektiği konusunda fikir almaya çalışıyor.

Gelecek yıl için şimdiden öğrenci bulma telaşına düşen dershanelerin birçoğu da, seviye tespit sınavı yaparak kendi bünyelerine öğrenci çekmeye çalışıyor.

Öğrencilere cazip seçenekler sunan bazı dershaneler, erken kayıtlarda yüksek indirim oranı uygularken, taksit süresini de uzun tutuyorlar.

Seçim aşamasında mutlaka ekonomik koşullar önemli ancak ailelerin diğer bir çok özelliği de göz ardı etmemeleri gerekiyor.

Dershanenin sunacağı ders dışı hizmetler (etüt ve kütüphane  hizmetleri vb.)  yayınları, rehberlik hizmetleri, deneme sınavları, başarı ve devamsızlık takibi, YGS-LYS başarısı iyi araştırılması  gereken konular arasında yer alıyor. 
 
Fakat  ailelerin ve öğrencilerin  üniversite sınavını kazanmak için,  dershaneye gitmenin  tek başına bir çözüm olmadığını  bilmeleri gerekiyor. 

Yani bilgileri eksik olan, ortaöğretimin sonunda öğrenilmesi gereken önemli bilgilerin  bir bölümünü öğrenememiş bir öğrenci, çok daha fazla özveri ile çalışması gerektiğini unutmamalı.

Aliler de dershane seçimini önemli kıstaslara dikkat ederek ve iyice araştırarak yapmalıdırlar.   

Böyle motive edilmez !

Üniversite sınavı yaklaştıkça bir çok evde nedensiz bir gerginlik yaşanıyor.

Özellikle bazı anne babalar, ‘çocuğum zeki ama çalışmıyor’  yakınmasını sık sık dile getiriyor.

Ve yahut,  “Biz okumadık sen üniversiteye gir oku. Adam ol kendini  kurtar ” gibi sözlerle çocuklarını gereksiz yere strese sokuyorlar.

Bazı ailelerin de çocuk için yapılan harcamaların karşılığını, çocuktan üniversiteye girerek ödemesini beklemenin, var olan olağan kaygıyı artırmaktan başka bir işe yaramadığını bilmeleri gerekiyor.

Aileler  çocuklarını iyi tanımalı  ve kapasitelerini iyi bilmeliler.

Beklentiler çocuklarının  gerçeklerini  aşmamalıdır.

Doğrudan müdahale yerine dershane rehberlik birimlerinden yardım istemek de genelde daha iyi sonuç verir.

Anne-baba her koşulda çocuğunun  yanında olduğunu ona hissettirmeli ve doğru iletişim kurmalıdır.

“Başarılıysan benim için değerlisin, başarısız olursan değerini kaybedersin ve daha az sevilirsin” gibi  mesajlarla çocuk asla motive edilemez.

Yine anne-baba ve çocuk arasında güven duygusu olmadan yol almanın imkansızolduğu unutulmamalıdır. 


Yayin tarihi:  09/03/2012
Bu haber toplam 2598 defa okunmuştur
Yazarlar
Untitled Document
Kategori haberleri

Copyright © egitimhabercisi.com
2011
 
 
Bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan
ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
17 Mayıs   11:00